test

👇 αklını özgür вırαk / çєmвєrín dışınα çık! 👉
İslam şiddet dinidir etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
İslam şiddet dinidir etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12/09/2020

İSLAM'IN SAPKIN VE HIRSIZ LİDERLERİ (?)

 



İSLAM'IN SAPKIN VE HIRSIZ LİDERLERİ (?)

Peygamberlerinin karikatürünü yaptılar diye dünyayı ayağa kaldıran ahmak kitle, AKP Düzce Milletvekili Fevai Arslan'ın, "Allah'ın bütün vasıflarını toplamış bir liderdir R.T.E" sözüne alkış tutuyor. Ne garip değil mi?

Peki ya gerçekten Muhammed kadın düşkünü bir sapık/sapkın ise? Ya bu durum Kuran'da da eleştiriliyorsa? Ya gerçekten karikatürist haklıysa? ...

Evet arkadaşlar karikatürist haklı ve bu durum Kuran'da bile eleştiriliyor ...

Öncelikle şunu bilmenizi isterim ki fıkıh, siyer yada hadis kitaplarında anlatılan peygamber ile kuranda anlatılan peygamber arasında dağlar kadar fark var. Sünni inancındaki peygamber 7 kat göğün ardında allah ile görüştürülürken, kurandaki allah (yüce konsey/mele-i âla) onu kadın düşkünü bir sapkın olarak nitelendiriyor ve bu durum onları o kadar rahatsız ediyor ki, 33.52'de "Bundan sonra, güzellikleri hoşuna gitse bile başka kadınlarla evlenmek, eşlerini boşayıp başka eşler almak sana helâl değildir." diyorlar. Yani Kuran'ı yazan konsey bile bıkmış bu durumdan. Yeter artık diyorlar!

Tamam, belagat ve ikna konularında yeteneklisin ama ne olur "şu cinsel zaafına bir son ver ve kafirlere karşı daha fazla malzeme çıkartıp bizi de zor duruma düşürme artık" diyorlar ve kendi halkının erkeklerinin olası bir isyanını önlemek için de şu ayeti yolluyorlar ...

Diyanet Meali:
4.3 - Eğer, (velisi olduğunuz) yetim kızlar (ile evlenip onlar) hakkında adaletsizlik etmekten korkarsanız, size helâl olan kadınlardan ikişer, üçer, dörder olmak üzere nikâhlayın. Eğer (o kadınlar arasında da) adaletli davranmayacağınızdan korkarsanız, o taktirde bir tane alın veya sahip olduklarınız ile yetinin. Bu, adaletten ayrılmamanız için daha uygundur.

Muhammed durmuyor tabi. Can çıkar huy çıkmaz misali, sonunda konseyi küstürüyor ve bir müddet vahiy gelmiyor.

93.3 - Rabbin seni terk etmedi, sana darılmadı da.

Konsey bu görevin tamamlanmasını mecbur gördüğünden Muhammed'e katlanmaya devam ediyorlar.

61.8 - Onlar ağızlarıyla Allah'ın nurunu söndürmek istiyorlar. Hâlbuki kâfirler istemeseler de Allah nurunu tamamlayacaktır.

5.3 - ... Bugün dininizi kemale erdirdim, size nimetimi tamamladım. Size din olarak İslâmı seçtim. ...

Bu tebliğ/Kuran'ın muhakkak tamamlanması gerekiyordu çünkü İslam için savaşacak olan halkı başka türlü bir arada tutamaz ve onları savaşmaya ikna edemezdiniz. E tabi işin içinde ganimetler ve kadınlar da olunca Konsey bu sömürü sistemini hızlı ve kanlı bir şekilde tüm dünyaya yayabilmiştir (İslam'ın şiddet dini olduğunu ve istila ile yayıldığını daha önce yazmıştım).

Muhammed bunu çok iyi başarmış ancak zaafı yüzünden Konsey tarafından eleştirilmiş ve böylece halka karşı adil bir tanrının var olduğu intibahı da yaratılmaya çalışılmıştır.

93.5 - Şüphesiz, Rabbin sana verecek ve sen de hoşnut olacaksın.
93.6 - Seni yetim bulup da barındırmadı mı?
93.7 - Seni sapık/sapkın olarak bulup da doğru yola iletmedi mi?
93.8 - Seni yoksul bulup da zengin etmedi mi? (duha suresi)

Evet şimdi burada 3 önemli husus var. Muhammed hem yetim, hem yoksul hem de sapkın imiş. Öyle ya yetim biri nasıl zengin olabilirdi ki? Konseyin kendisine vermiş olduğu bu tebliğ görevinden sonra onu zengin etmişler, tıpkı R.T.E gibi. O'da eskiden fakirdi, O'nun da hitabet gücü yüksek ve O'nun da bir zaafı var: PARA!

Bu kişileri yönetenler aynı konsey/sistemin efendileri/elitleridirler. Emin olun!

Ne var ki Muhammed'in sapkınlığı yüzünden, R.T.E'nin de tamahkarlığı yüzünden (17-25 Aralık) konsey üyeleri birçok kez zor duruma düşmüş ve aynı Muhammed'de olduğu gibi bir süre araları açılmıştır (Fetö).

Bu benzetme size uygun geldi mi, gelmedi mi bilemem ama devam edegelen bu sömürge düzenine bakılacak olursa, pek de yanlış bir benzetme yapmış sayılmayız öyle değil mi? Ne de olsa tarih tekerrürden ibaret!

Elimizde sadece Duha suresi bile olsa, ona bakarak Muhammed'in sıradan bir koyun çobanı yada tacir olduğunu değil, hitabet/belagat gücü yüksek olan bir şair yada siyaset adamı olduğunu anlarız ki, zaten kuranın genel yapısı da bu iki kritere uymaktadır.

Diyanet Meali:
21.5 - Onlar, "Hayır, bunlar karma karışık yalancı düşlerdir. Hayır, onu kendisi uydurdu; hayır, o bir şairdir. Eğer böyle değilse, önceki peygamberlerin (mucizelerle) gönderildikleri gibi o da bize bir mucize getirsin" dediler.

PEKİ NEDİR BU SAPKINLIK MESELESİ (?)

93.7 - Seni sapık/sapkın olarak bulup da doğru yola iletmedi mi?

Bu ayette sapık kelimesinin karşılığı olarak ضَالًّا dallin kelimesi kullanılmıştır.

ضَلَالَةً
Kaybolmak, zayi olmak, yanılmak, sehv etmek, unutmak, hayrette kalmak, kaybetmek, gizlenmek, sapmak, doğru yolu bulamamak, sapıtmak.

الضَّلالَة
Dalâlet, sapma, sapıklık: 2/16175, 4/44, 7/30, 16/36, 19/75.

اَضَلُّ
(İsmi tafdil) En çok sapmış, daha çok sapmış, daha sapık.

Anlamlarına gelmektedir. Kuran boyunca bu kelime ve türevleri iki anlamda kullanılmıştır.

1. unutma: لَا يَضِلُّ رَبِّى "Rabbim unutmaz,

2. bildiğimiz sapıklık, sapkınlık: قَدْ ضَلَلْتُ اِذًا O takdirde, sapmış olurum (6:56).

Duha suresinde anlatılmak istenen genel hikayeye bakarsak "unutma" anlamında kullanılmasının mümkün olmayacağını görürüz.

Uyanık mealciler Fatiha suresinde de geçen bu dallin kelimesini "sapıklar, sapkınlar, sapmışlar" olarak çevirirken, duha suresinde geçen dallin kelimesini "yol bilmez iken" şeklinde çevirirler ve kelimeyi yumuşatmaya çalışırlar. Oysa ki kelimenin genel anlamı: sapık, sapkınlıktır.

Sadece bunlar değil Kuran'ın diğer ayetlerinde de bu kadına düşkünlük hususu sık sık işlenir ve eleştirilir. Örneğin Ahzab suresinin neredeyse tamamı bu konu üzerine yoğunlaşmıştır.

Diyanet Meali:
33.37 - Hani sen Allah'ın kendisine nimet verdiği, senin de (azat etmek suretiyle) iyilikte bulunduğun kimseye, "Eşini nikâhında tut (onu boşama) ve Allah'tan sakın" diyordun. İçinde, Allah'ın ortaya çıkaracağı bir şeyi gizliyor ve insanlardan çekiniyordun. Oysa kendisinden çekinmene Allah daha lâyıktı. Zeyd, eşinden yana isteğini yerine getirince (eşini boşayınca), onu seninle evlendirdik ki, eşlerinden yana isteklerini yerine getirdiklerinde (onları boşadıklarında), evlatlıklarının eşleriyle evlenmeleri konusunda mü'minlere bir zorluk olmasın. Allah'ın emri mutlaka yerine getirilmiştir.

İşte ateistler tarafından en çok eleştirilen kısım da bu ayettir ve haklıdırlar da. Muhammed'in kadın düşkünlüğü öyle bir boyuta ulaşmıştır ki, (önceden kölesi olan) evlatlığının karısına bile göz dikmiştir. Hadi 9 yaşındaki Aişe mevzusunu Kuran-i bir dayanağı olmadığı için es geçebiliriz ama yukarıda bahsettiğim ve bizzat kuranın kendisinde yer alan bu ifadeleri nasıl görmezden geleceğiz?

Bunları ben söylemiyorum Kuran söylüyor, Kuranın sahibi olduğuna inandığınız Allah'ınız söylüyor ancak ne var ki siz Allah'ı, para düşkünü R.T.E'nin vasıfları ile bir tutar ve bunu görmezden gelir, sadece bu yazıya yoğunlaşır, sonra da beni linç etmeye kalkarsınız :) Çünkü bu yazıda gerçekler var ve gerçekler acıdır, acıtır!!! (ercan aldan)
12 Eyl 2020 22:33 güncellendi

07/01/2019

İSLAM ŞİDDET DİNİDİR. İŞTE SİZE KANITI!


İSLAM ŞİDDET DİNİDİR. İŞTE SİZE KANITI!

(Hem de kendi kitabı Kuran'dan ayetlerle)

******** (Muhammed Suresi 1-4)

الَّذِينَ كَفَرُوا küfürlerinde bilinçli olarak ısrar edip وَصَدُّوا alıkoyanların عَنْ سَبِيلِ yolundan اللَّهِ Allah’ın أَضَلَّ boşa çıkarmıştır أَعْمَالَهُمْ amellerini (1) وَالَّذِينَ آمَنُوا iman edip وَعَمِلُوا işleyenler الصَّالِحَاتِ salih amel وَآمَنُوا ve iman edenlerin ise بِمَا نُزِّلَ indirilene عَلَى مُحَمَّدٍ Muhammed’e وَهُوَ ki o الْحَقُّ hakkın ta kendisidir مِنْ رَبِّهِمْ Rabblerinden gelen كَفَّرَ örtüp-bağışlar عَنْهُمْ سَيِّئَاتِهِمْ günahlarını وَأَصْلَحَ ve düzeltip-ıslah eder بَالَهُمْ hallerini (2) ذَلِكَ işte böyle بِأَنَّ hiç şüphesiz الَّذِينَ كَفَرُوا küfürlerinde bilinçli olarak ısrar edenler اتَّبَعُوا uymuşlar الْبَاطِلَ batıla وَأَنَّ الَّذِينَ آمَنُوا ve hiç şüphesiz iman edenler اتَّبَعُوا uymuşlardır الْحَقَّ hakka مِنْ رَبِّهِمْ Rablerinden olan كَذَلِكَ işte böyle يَضْرِبُ açıklar اللَّهُ Allah لِلنَّاسِ insanlara أَمْثَالَهُمْ misallerini (3) فَإِذا لَقِيتُمْ öyleyse karşı karşıya geldiğiniz zaman الَّذِينَ كَفَرُوا küfürlerinde bilinçli olarak ısrar edenlerle فَضَرْبَ hemen vurun الرِّقَابِ boyunlarını حَتَّى إِذَا أَثْخَنتُمُوهُمْ sonunda onları iyice bozguna uğratıp zafer kazanınca da فَشُدُّوا artık sımsıkı tutun الْوَثَاقَ bağı فَإِمَّا مَنًّا ya bir lutuf olarak بَعْدُ bundan sonra وَإِمَّا veya فِدَاءً bir fidye حَتَّى öyle ki تَضَعَ bıraksın الْحَرْبُ savaş أَوْزَارَهَا ağırlıklarını ذَلِكَ işte böyle وَلَوْ يَشَاءُ eğer dilemiş olsaydı اللَّهُ Allah لَانتَصَرَ elbette intikam alırdı مِنْهُمْ onlardan وَلَكِنْ ancak لِيَبْلُوَ denemesi içindir بَعْضَكُمْ بِبَعْضٍ sizleri birbirinizle وَالَّذِينَ قُتِلُوا öldürülenlerin ise فِي سَبِيلِ yolunda اللَّهِ Allah فَلَنْ يُضِلَّ kesin olarak boşa çıkarmaz أَعْمَالَهُمْ amellerini (4)
******** (Muhammed Suresi 1-4)

Diyanet Meali:
47.1 - İnkâr edenler ve Allah yolundan alıkoyanlar var ya; işte, Allah onların bütün amellerini boşa çıkarmıştır.

2 - İnanıp salih ameller işleyenlerin ve Muhammed'e indirilene -ki o Rablerinden gelen haktır- inananların ise Allah günahlarını örtmüş ve hâllerini düzeltmiştir.

3 - Bu, inkâr edenlerin batıla uymaları ve inananların Rablerinden gelen gerçeğe uymalarından dolayıdır. İşte Allah, onların örnek teşkil edecek durumlarını insanlara böyle anlatır.

4 - (Savaşta) inkâr edenlerle karşılaştığınız zaman boyunlarını vurun. Nihayet onları çökertip etkisiz hâle getirdiğinizde bağı sıkı bağlayın (sağ kalanlarını esir alın). Artık bundan sonra (esirleri) ya karşılıksız ya da fidye karşılığı salıverin. Savaş sona erinceye kadar hüküm budur. Eğer Allah dileseydi, onlardan öç alırdı. Fakat sizi birbirinizle denemek için böyle yapıyor. Allah yolunda öldürülenlere gelince, Allah onların amellerini asla boşa çıkarmayacaktır.

Eğip bükmenin gereği yok. İslam şiddet dinidir! Bu ayetler kitabın (kendi içindeki) kanıtıdır.

İlk ayetlerde SAVAŞ kelimesi geçmez (parantezle zoraki ekleme yaparlar). Nasıl ki cennette kendilerine hediye olarak verilecek "genç oğlanları/gılmanları; genç hizmetçiler" olarak çevirmişlerse, bu ayetleri de o şekilde kasıtlı olarak yanlış çevirmişler ve meşru müdafaa haline dönüştürmüşlerdir. Oysa ki olay tamamen istila ve işgal ile ilgilidir; "İslamın işgalci ve istilacı yayılım politikası".

Aynı ayette "Kafirler/inkar edenler ve allahın yolundan alıkoyanların amellerini allah boşa çıkarmıştır" deniyor. Yani muhatap onlardır; "Kafirler ve Allah yolundan alıkoyanlar" ... kısacası "İNANMAYANLAR"dır. Hani Kafirun suresinde "lekum dinikum ve liye din - sizin dininiz size, benim dinim bana" şeklinde (güya) inanmama özgürlüğü tanınan kesimlerdir, yani "Savaş açanlar" DEĞİL, "İNANMAYANLAR"dır! Buraya çok dikkat edin, çünkü bu kısmı yanlış anlarsanız; İslam'ın adalet dini olduğu, doğru anlarsanız; İslam'ın istila ve şiddet dini olduğu ortaya çıkacaktır -ki evet doğrusu; İslam şiddet dinidir.

Zaten ikinci ayette, birinci ayetin neden-sonuç ilişkisi verilmiştir. "Allahın, muhammede indirdiğine inanıp salih ameller işlemeye başlarlarsa, rabbleri günahlarını örtecek ve hallerinin düzeltilmesine yardım edecektir" diyor. Yani zaten istesen de kendi iradenle bunu sağlayamıyorsun. Ayetlerin devamında ise "sizi birbirinizle deneriz" diyor. Şu işe bak! Deniyormuş. Kuluna şahdamarından yakın olan Tanrı (!), "kimin inanıp inanmadığı anlaşılsın diye birbirilerinin kellelerini kestirerek deniyormuş". PEH! Hani tüm insanları yaratan o idi ve rahmeti gazabını geçmişti? Bizler deney fareleri miyiz? Yoksa birer kukla mıyız? Sizi deniyoruz da ne demek? Kellemizi aldırttığı yetmiyormuş gibi bir de sizi deniyoruz diyor. Güler misin ağlar mısın?

Neyse aynı ayetin devamında "kafirliklerinde/inkarlarında ısrar edenler batıla uymuştur, yok edilmelidir" diyor. İşte savaşı başlatmanın bahanesi budur; "Batıla uymak!" (Batıl'ı; kendi gerçeklerine uymamak olarak kabul ediyorlar).

Tanrı Kuranda; hem "la ikrahe fiddini - dinde zorlama yoktur" diyor hem de "onlar sözüne inanmıyor diye kendini mi tüketeceksin?" diye telkinde bulunuyor ve buna rağmen batıla uydular diye savaş ve işgal için onlara yardım ediyor (?) Ohhh mis! Ne de güzel bir din :) Çelişkiler yumağı olan bir kitabın, aklî-mantıkî ve vicdanî emirler vermesini de bekleyemezdik zaten.

Zıtlık ilkesine göre ilerleyen tarihte, karşı tarafın batıla uyduğunu düşünerek, allahın indirdiğine inanmıyorlar diye savaş açmanın, kendilerine göre haklı sebepleri oluşmuştur artık. Çünkü onların inandıkları şey mutlak doğru olandır ve onların inandığı şeylere inanmayanlar (onlara göre) batıla uyanlardır. İstila ve savaşma bahanesi işte şimdi hazırdır. Ganimet, cennet ve kadın ödülleri de eklenince savaşmak artık farz olmuştur.

Artık onlar savaşa/istilaya başladığında "kellenizi hemen alabilirler ve/veya (daha varlıklı olanlarınızı) istila bitene kadar esir tutabilirler. İstila bitip harp sona erdiğinde de onlara fidye/rüşvet vermeyi kabul ederseniz sizi bırakabilirler (tabi halâ sağ iseniz). Nasıl olsa işgal tamamlanmış ve artık senin bir hükmün kalmamıştır. İşte İslam'ın yayılma politikası budur "kes, yak, yık, yok et!". Bunun devletler bazında uygulanış şekli ise; böl, parçala, yok et'tir. Bölmek için dini, parçalamak için siyaseti, yok etmek için ise silahlı güçlerini kullanırlar.

İslamiyet teslimiyet dinidir. Şeksiz, şüphesiz ve koşulsuz itaati emreder. İtaat edilmesi istenilen şey (din), akla ve mantığına ters olsa bile reddetme şansın yoktur. Çünkü zaten tüm doğrular (!) onlar için önceden belirlenmiştir. Sana düşen ise "işittik ve itaat ettik - semi'nâ ve eta'nâ" demektir. Demezsen kellen gider.

İşte bu dört ayeti "müslümanların kafir saldırılarına karşı meşru müdaafası olarak gösterirler. Alakası yoktur! Burada anlatılanlar tamamen IŞID'in anladığı ve uyguladığı İslam'ın ta kendisidir. Bu ayetlerin hiçbiri "size savaşanlara karşı siz de savaşın" demiyor. Çünkü bunu diyen ayetler başka ayetlerdir (bkz. 2/190) ve o konu ile bu konu farklıdır. O ayetler meşru müdaafayı anlatıyor amenna ama bu ayetler apaçık bir istilayı anlatıyor. Kim ne derse desin! İslam şiddet dinidir ve eğer TANRI SÖZLERİ (!) söz konusu ise bir yanlış tüm doğruları götürür. Bu böyle biline!

/ercan aldan/
7 Oca 2019 21:09

En çok okunan