test

👇 αklını özgür вırαk / çєmвєrín dışınα çık! 👉
Samiri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Samiri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

13/09/2020

TANRI ÖLDÜ!


TANRI ÖLDÜ!
(Okumanızı tavsiye ederim)

Daha önce "RA"nın mecazi görmek anlamında Kuran'da birçok ayette kullanıldığını söylemiştim (bkz. 6/76,11/70, 20/10 vs.) İlginç olan şu ki neredeyse hepsi Mısır ile ilgili kıssalarda kullanılmış. Sanırım her şeyi gören göz (RA'nın gözü) kavramının bununla bir ilgisi var.

Aynı zamanda bir konuda daha emin oldum ki, Kuran'ın korkmamızı istediği tanrılar, Mısır tanrılarıdır. Ayrı ayrı isim vermek yerine "O" anlamına gelen الله allah/el-lehu kelimesi kullanılır. Kavimleri helak edenler de onlardır. Gelişmiş teknolojilerine ve gelişmiş silahlarına ait izler Mısır'daki Abydos tapınağının duvarında çizilidir.

Mısır tanrıları öylesine güçleniyorlar ki, her fethettikleri ülkenin/kıtanın halklarını köle olarak kullanmaya başlıyorlar. Buna ilk/origin insanların ırkından olan Nepal, Hindu ve Çinliler de dahil ...

Brahman Abraham (İbrahim) ne zaman ki Firavunlarla içli dışlı olmaya başlıyor (Firavun'lardan birine karısını hediye ediyor), bazı gizli sırlara vakıf oluyor. Firavunların bağlı bulunduğu üst akıl konseyden genetik bilgileri ve teknolojik silah kodlarının bir kısmını öğreniyor ve bunları (ahit sandığı ile) Musa'ya aktarıyor. Musa, Harun ve Samiri bu bilgiler ile ölüyü diriltebiliyorlar. Aynı şeyi Musa'nın devamı olan İsa da yapabiliyor.

Firavunların üst akıl olan (gök) tanrı ataları ile, Brahman Abraham'ın atalarının binlerce yıl önce yaptığı savaş Mahabbarata destanında ve İncil'de "gök savaşı" olarak, Kuran'da ise Fil Suresinde anlatılıyor.

Bağlantıyı sonunda kurabildim. Yıllardır bu konuyu bir türlü netleştiremiyordum. Sanırım gerçek hikaye bu şekilde ...

Diyeceksiniz ki madem Mısır kralları/tanrıları üst aklın devamı idi neden yenildiler? Cevabını yukarıda verdim. Hinduların truva atı olarak kullandığı (Abraham ve eşi) ve onların ele geçirdiği kadim bilgiler yüzünden.

Bu arada bir tesadüf müdür bilemem, Hindistan'ın en sıcak yeri "Cehennai" kentinin Agni Nakshatram ("ateş yıldızı") bölgesi imiş ve kaydedilen ortalama en yüksek sıcaklık 45 derece imiş. Ne kadar garip değil mi? Ben daha önce cehennemin İsrail'deki Gei-hinnom vadisi olduğunu düşünüyordum ama belki yanılıyor olabilirim de (sadece bu konu için :).

Özetleyecek olursam; kutsal hikayeler Ortadoğu, Asya ve Afrika dolaylarında geçiyor. Amerika'daki Maya'lardan, Avustralya'daki Aborjin'lerden yada kutuplardan, onların yaşam tarzlarından ve sahip oldukları araç/gereçlerden hiç bir kutsal kitap bilgi vermiyor.

Kuran'ın üst akıl kadim ırkların bazı gizli bilgilerini ifşa ettiği doğrudur, bu bilgilerin göktanrı zulmüne karşı bir ayaklanma başlatmak isteyen sıradan insanlara bilinçli olarak verilmiş olma olasılığı da yüksektir. Çünkü bir ayette diyor ki;

Diyanet Meali:
37.10 - Ancak onlardan söz kapan olur. Onu da delip geçen bir alev izler (ve yok eder).

Yani hiç kimse böylesine önemli ve gizli bilgileri hırsızlama alıp kaçma riskine giremez. Pentagon'a sızıp askeri bilgileri ele geçirmek ne kadar zor ise, o dönemde Mısır tanrılarının planlarını ele geçirmek de o kadar zor idi ancak içeriden birini bu iş için ayartabilirseniz o zaman gizli bilgilere ulaşabilirsiniz. İbrahim/Musa/İsa ve Muhammed'in yaptığı da aynen bu idi. Belki de bunlar sıfat idi ve bu sıfatların tümü aslında tek 1 kişi için kullanılıyordu (?) 

Yılan sembolünün tıp/genetik ile olan ilişkisinden daha önce bahsetmiştim. Yılan, Kuran'da aynı zamanda âsa ile ilişkilendirilir ve yazılışı da yılan şeklindedir. Birçok ayette âsa yılana dönüşür. Arapçada "mu" kelimesi aidiyetlik bildirir. Dolayısıyle "Musa مُوسٰى = asa sahibi" anlamına gelebilir. İsa'nın عٖيسٰى yazılışı da yılan şeklindedir ve asanın kendisi olması muhtemeldir. Mu-hammed ise hamd sahibi, övülen anlamına gelir. Yani aslında ayrı ayrı kişiler yok, hepsi tek bir insanı anlatıyor. Bu belki İbrahim, belki Musa belki de İsa'nın kendisi idi (?)

Yazım şekline bakacak olursak en sade şekilde yazılan isim İSA olmaktadır. Dolayisiyle esasoğlan; İsa (yani yılan, yani İblis) olabilir. İsa'nın Horus olduğuna dair güçlü kanıtlar bulunmaktadır. Yukarıda bahsettiğim gibi İsa'nın ölüyü diriltmesi, Firavunlardan (ç)alınan genetik bilgiler sayesinde olmuştur. İlk ölüyü diriltme hadisesi Mısır Kraliçesi İsis'e aittir. Ölen eşi Osiris'i diriltiyor ve bu ikisinden Horus/İsa dünyaya geliyor. İlginç bir şekilde İncil'de kuzu (yani İsa) ile birlikte gökten inip, insanları hasat eden tanrılar, Mısır hiyerogliflerinde çizili olan hayvan başlı tanrılardır (bkz. İncil Vahiy 4-5).

Görüldüğü gibi Kuran, Tevrat ve İncil kadim bilgileri içeriyor. Sırrı çözülemeyen üst akıl teknolojileri ise sıradan insanlar; mucize, ruh, cin, peri, hayalet, ahiret, melek vs. olarak adlandırıyorlar.

Özellikle Kuran'ın evrensel ve zamansız bir kitap olduğunu iddia etmek gerçekten saçmalıktır. İçinde işe yarar bilgiler elbette vardır ama bunların diğer masallardan ayırt edilmesi şarttır. Örneğin elçinin cinsel hayatını irdeleyen ayetlerden.

Ben bunu bilir, bunu söylerim!

Sümer halkı; daha uzun boylu, daha zeki ve daha acımasız olan Annunakiler yani Firavunların ataları olan tanrılar tarafından köle olarak kullanılıyorlar. Daha sonra kölelerin torunlarından biri bu tanrıların gizli bilgilerine vakıf oluyor ve bu bilgiler sayesinde tanrılara savaş açıp onları yenilgiye uğratıyorlar. Diğer karargahlarını da (Yucatan, Bermuda, Atlantik, Heracleion vs.) sulara gömüyorlar.

Benim kutsal kitaplardan ve diğer kutsal metinlerden çıkardığım özet hikaye bu şekildedir. Tanrılar ve köleler (sıradan insanlar) arasındaki savaş halen devam ediyor. Mısır tanrılarının neredeyse tüm sırları ifşa oldu. Elektrik, elektromanyetik, genetik ve diğer teknolojik bilgiler şu an kimin elindeyse dünyayı onlar yönetiyorlar. Karşı taraf da boş durmuyor tabi. Onlar kadar güçlüler ve mevcut teknolojiyi geliştirme çabasındalar. Bakalım son savaşın galibi hangi taraf olacak? (ercan adlan)

https://www.hurriyet.com.tr/seyahat/galeri-yuzyillardir-kayip-sehir-heracleion-40284035

13 Eyl 2020 22:18 güncellendi

FİRAVUNLARI VE HAHAMLARINI KÜÇÜMSEMEYİN!


FİRAVUNLARI VE HAHAMLARINI KÜÇÜMSEMEYİN!

Mucize gibi görünen tüm olaylar Musa tarafından biliniyordu. Musa, Firavunların yanında yetiştiği için bazı gizli bilgilere sahip olmuştu. Bu gizli bilgiler Firavunlarca bir sır olarak nesilden nesile aktarılıyordu. Bu yüzden firavunlar kendi soylarından biri ile evlenirler.

Misal çamurdan yaratılış hikayesinin aslı Mısır tanrısı Khnum (Nun'a) dayanır. Kuran'da "Nun'a andolsun" diye başlayan ayet bile vardır (68/1).

Bu gizli sırların içinde ölüyü diriltmek de vardı ve bu hikayenin aslı da Mısır uygarlığına dayanır. Kuran'ın Bakara 258.ayetinde Firavun "ölüleri diriltirim" diyor. Bu bilginin onlara Sümer tanrıları tarafından aktarıldığını düşünmekteyim. Çünkü insan yaratma/melezleme işlemleri onların dönemlerinde başlıyor ve Firavunlar için önemli olan altın, Sümer tanrıları için de aynı öneme sahipti.

Neyse bunu geçelim! Musa bu bilgileri kardeşi Harun ile paylaşıyor ve Harun, Musa'nın olmadığı bir zamanda (Samiri ile birlikte) cansız buzağıya böğürme yeteneği kazandırıyor. Yani ona can veriyor. Bazıları bunu (bir işkence aracı olan) sicilya boğası ile karıştırır, halbuki olay bildiğin cansıza can verme hadisesidir -ki aynısını (bir müddet sonra) İsa bir insan üzerinde uyguluyor ve o da ölüyü diriltiyor.

Musa sahip olduğu gizli bilgiler sayesinde, Kızıldeniz'in ne zaman yarılacağını, ne zaman çekirge istilası olacağını ve ne zaman nehirlerin kan rengine döneceğini iyi biliyordu. Araştırırsanız son yıllarda tüm bu olayların aynen sırası ile yaşandığını ve mucizeyle, tanrısallıkla hiçbir alakasının olmadığını göreceksiniz.

Mısır figürlerinin benzerlerine Maya ve Peru uygarlıklarında da rastlandı.

https://youtu.be/aXWc3aDaO9s


https://youtu.be/qnEJNqVPsV0

Bu şu anlama gelir, Maya ve Peru'lular da bu sırların bir çoğuna vakıftı. 2012 maya takvimi "son"u değil, "sonun başlangıcı"nı bildirir. Musa'nın millete mucize diye yutturduğu olaylar, bu takvimin belirttiği tarihten (2012'den) sonra yaşanmaya başlamıştır. Araştırın!

(İncil'e göre) Nasıl ki Musa'dan sonra insansı tanrılar, gök gemileri ile gelerek yeryüzündeki insanları hasat etmiş ve o tarihe milat yani "0" demişler, aynısı 2023 yada 2150'de yine olacaktır. Kimileri bunu örtbas etmek için sahte uzaylı istilası planlanıyor filan diyorlar ama ben bunun gerçek olduğuna inanıyorum (bkz. İncil vahiy)

Yeryüzünde ne kadar piramit varsa bilin ki hepsi birbiri ile bağlantılıdır. Hepsinin bulunduğu yerdeki krallar/lordlar/tanrılar yani Firavunlar aynı soydan gelmektedir. Peki bu firavunlara ne oldu diye soracak olursanız, casus Abraham ve Musa'yı takip eden yahudi takipçiler (mason/taş ustaları) bir araya gelerek Firavunlara karşı savaş açtılar ve onları yendiler. Heracleion dahil birçok Tanrı kentlerini suya gömdüler ama bu zafer kalıcı/daim olmadı.

https://www.ntv.com.tr/galeri/sanat/yuzyillardir-kayip-sehir-heracleionin-sirri-cozuluyor,GsWoFEf3VUSxdOUSX4Us_A

Dünyada sürekli devam eden bir döngü (resetleme) var ve Firavunların/tanrıların sırrına vakıf olmayanlar bu döngüsel sürecin ne zaman başlayıp ne zaman biteceğini ne yazık ki bilemiyor. Sadece Firavun soyundan olan üst akıllar bunu bilebilir ve çağımızda bu üst aklı, tonlarca altını istifleyen İngiltere Kraliçesi temsil etmektedir. Çağımızın kleopatrası O'dur ve O'nun bir dediği asla iki edilmez (ercan aldan)
13 Eyl 2020 20:14

En çok okunan